30 Mayıs 2012 Çarşamba

Basketbolun Taraftarı

Bir dostumla birlikte Efes Beşiktaş TBBL final serisi ilk maçını izlemek üzere Sinan Erdem Spor Salonundaydık.  Efes Spor Kulübünün deyimiyle ''Basketbolun Taraftarı'' olarak oradaydık ki bu sezon neredeyse hiç bir iç saha maçını kaçırmadım Anadolu Efes'in... Yendik, yenildik ama hep alkışladık oynayanların tamamını. Efes taraftarı hep alkışladı iyi basketbolu skora bakmaksızın, yenene bakmaksızın... Tam bir ''Basketbolun Taraftarı'' olarak.
Ancak 29 Mayıs 2012'deki maçta temiz temiz giden ve Beşiktaş'ın hep üstün oynayıp, sürekli önde götürdüğü maçta bir grup taraftar küfüre başvurdu, alışık değildi bu salon ve bu taraftar. Hatta maçı izlemeye gelen Beşiktaş taraftarının yarısından fazlası da desteklemiyordu bu çirkinliği, ama yaşandı, oldu ne yazık ki...

Çocukluğumda başlayan fanatik Galatasaray taraftarlığımı son on yılda gittikçe azalan şekilde İNSAN taraftarlığına kaydırdım. Soğudum bu ve benzeri görüntü ve seslerden. İnsanların eğlenmeye gittiği bir yerde küfüre, şiddete ne gerek var... Bu yalnızca Beşiktaş taraftarının yaptığı bir şey değil tabii ki, fanatizmin eseri ve fanatizm engel tanımıyor her takımı işgal ediyor, yöneticilerin de desteğiyle. 3. 5. liglerde, kadınlarımızın yaptığı maçlarda da son on yılda giderek artan bir tempoyla küfürler uçuşuyor havada bir hortum, bir kasırga halinde.
Aslına bakarsanız yazdıklarımın özeti iki tribündeki pankartta açıkça gösteriyor kendini;
Efes tribününde '' PLAY FOR US'' Beşiktaş tribününde ''FIGHT FOR US'' yazılı pankartlarda...
Ben insanın ve basketbolun taraftarıyım, iyi olan herkesi alkışlarım...
Sağlıcakla, sevgiyle...
Mayıs 2012
Taylanca